11 Eylül 2015 Cuma

Exeter Şeytanın Gecesi komikli korkulu film sevenlere

oturduk yerlerimize. baktık beyaz perdeden ne dendiği en müthiş ses sistemleri ile bile anlaşılamayan sözler geliyor. sonra eski kaset ses efektleri, terse sarma ses efekti, terse sarılmış ezan sesi, yine sesi efektle kalınlaştırarak bir şeyler söyleme. böüüv diye kan kusanlar, bööv diye yine kan kusanlar, sonra o böövv diyenlere daha çok bağıranlar ve en sonunda götümüzden uydurduğumuz bir ayet yorumu ile bitiyor. neyse ki bu tanımlar bu filmin değil filmden önce çıkan dabbe 6 filminin fragmanından. neyse filme geleyim.
her zaman söylemişimdir. gençlerin teker teker yok olduğu filmlerden ne kadar çekerlerse çeksinler izlerim. çünkü çocukluğa, gençliğe götüren şeylerden biri bu tarz filmler. onlarca kalitesizi yanında the cabin in the woods’dan beri sanırım bu kadar iyisini izlediğimi hatırlamıyorum.
o döneme biraz dönersek 13. cuma, halloween gibiler yanında 80 döneminde bir de komedi unsuru katılmış hastası olduğum filmler vardı. the lost boys, gremlins, poltergeist, fright night hatta a nightmare on elm street.

exeter hikayesi, karakterleri hatta müzikleri ile bu tarz komedi korku arayanlar için bence müthiş olmuş. ayrıca hiçbir karakter boş değil. o yüzden de patır patır dökülmüyorlar. hepsini izlemekten keyif alıyorsunuz. bu yüzden acıkınca sırtına yapışık cipleri yiyen susayınca kutsal suyu kafaya diken drew karakterinin ölmesi de üzüyor. adamthe big lebowski'den fırlamış gibiydi :))

bu türde filmler izleyenler için aslında sürprizli bir sonu da yok. gayet belli ederek finale kadar getiriyor. komedi unsurlarının da müthiş yerinde olması filmi tam bir eğlencelik yapıyor. internet ile birlikte her şeyi yapabilecek güçte bir gençlik tabii ki şeytan çıkarmayı da buradan öğrenmeye ve uygulamaya çalışıyor. bununla beraber başta tabii ki the exorcist olmak üzere devil’s advocate gibi bir çok filme de gönderme yapılmış. hatta hurdacının tarantinovari ölümü ile amber kızımızın ırreversible misali kafasının patlatılmasını da göndermelere ekleyebiliriz.
bir parti olarak başlayan gecenin sonunda bir partiden olması gerektiği şekilde 2 kızın yangın söndürücüden çıkmış da olsa köpüklü kavgası da güzel ayrıntılardan birisiydi.
her zaman diyorum zevkler ve renkler tartışılmaz diye ama bence gayet keyifli zaman geçirten bir filmdi. yalnız ülkenin sinema kültürü de olmadığı için ergenlerle dolu bir salonda izlerseniz biraz sıkıntı çekebilirsiniz onu diyeyim.

bu arada film bazı yerlerde backmask olarak geçiyor. ya da zaten öyle o benim cahilliğim bilemedim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder